Mini
NLP Kursu 1.
Hafta
Merhaba Ben Ayten Tekeri, NLP
entimlerimizi 6 hafta boyunca birlikte inceleyeceğiz. Bu ücretsiz
kurstaki amacım sizlere NLP'yi tanıtmak ve nasıl kullanabileceğinizi anlatmak.
Çok keyifli geçeceğini düşünüyorum.
Bu eğitim programı bütün
dünyada uygulanmakta olan NLP hakkında hem teorik hem de pratik yapmayı amaçlayarak
hazırlanmıştır. Her okunan ya da her dinlenen bilginin hemen öğrenme sürerine
girmediğinden yola çıkarak Önce teorik bilgiyi tekrar tekrar takip imkanı
yaratarak daha sonra uygulamalarla bilgileri nerede nasıl kullanılacağı
konusunda sizleri destekleyen bir programdır.
İçinde yaşadığımız dünyada insana yapılan yatırım her geçen gün
artmasıdır. İnsanın
neleri başarabileceği zihnini hangi seviyeye kadar kullanabileceği konusu
üzerine yapılan çalışmalar sınır tanımamaktadır.
Bu eğitim kişinin kim olduğunun farkına varması, düşünceleri ile neler yapabileceğini öğrenmesi,
isteklerini nasıl davranışa dönüştürüleceğini Öğrenmesi ve istenmeyen
davranışlardan nasıl kurtulacağını öğrenmesini kendisinde
farkında olmadığı yönlerini keşfetmesini kısacası hayatının kontrolünü nasıl
ele alacağını öğretmeyi hedeflemektedir.
Bütün dünyada artık sadece
teorik bir bilgi olmaktan ziyade bilinçli bir şekilde kullanılmaya başlanan NLP
aslında psikolojinin içindeki birçok bilgiyi derleyerek ortaya çıkmıştır.
Kendinize' psikolojik boyutta yetebilmek için bu konuda akademisyen olmanıza
gerek yoktur. Belki bir psikolog ya da psikiyatrist olmak İstemiyor
olabilirsiniz Ama bir gerçek vardır ki bu konudaki İlgilere hayatın her anında
İhtiyacımız olduğudur.
İşte NLP'nin doğuş
noktalarından birisi de budur. Hayatın her alanında işe yarayacak olan bu
bilgilerin sadece akademik kariyer yapmak isteyenlere değil her insana
Öğretilmesi gerekliliğidir. İnsanın başarı, mutluluk, güven, cesaret, sevgi,
değerlime gibi duygulara hayatın her alanında ihtiyacı vardır. O zaman NLP
yaşamın her alanında başvurabileceğiniz çantanızdaki aletlerden biridir.
Bugün futbol alanında basarı
elde etmiş olan takımların NLP teknikleri İle eğitildiği bilinmektedir. İsveç
milli takımının 2003 yılında elde ettiği galibiyetlerin NLP teknikleri İle elde
ettiği anlatılmaktadır.
NLP Eğitmen Eğiticisi Ann Mari Stahle gene bir
futbolcuyu NLP teknikleri ile nasıl yetiştirdiğini şöyle anlatmaktadır;
"Bana geldiğinde 16 yaşındaydı ÖzgüveniniyİHrmisti. Gönüllü olarak
B Gençler Milli Takımına aday olduğunu fakat yedeklere bile kalamadığını ve ne
yapacağını bilmediğini söyledi Birlikte çalışmaya başladık. Kimin hangi alanda
nasıl çalışacağını gösteren antrenman çalışmalarında kaleci olmadan kaleye
odaklanmasını istedim. 'Kaleye doğru bakarsan top Kaleye gidecektir. Kaleciye
bakmadan kaleye gol atmalısın' dedim. Aynı zamanda dinleme ye uygulamada hedefe
odaKİanma teknikleri gösterdim. Özgüven konusunda ona destek oldum Ve o bir
süre sonra İsveç Milli Takımında oynamaya başladı." demiştir
NLP
nin çıkış noktası nasıl sorusudur.
Evet, yanlış duymadınız. İnsanlara
nasıl İle başlayan soruların cevaplarım nasıl Öğretebiliriz?
Nasıl başarılı olacağını, nasıl
daha iyi Öğreneceğini ihtiyacı olan cesareti nasıl yaratacağını, hayatta inişe
geçtiğinde nasıl çıkacağım…
Nasıl... Nasıl...
Nasıl...
NLP'nin kurucuları bütün bu
konuları bu güne kadar geliştirilmiş psikoloji konularından cımbızla çekerek ve
üzerine denemelerle geliştirdikleri teknikleri de ekleyerek bu munteşem bilgi
kaynağım oluşturmuşlardır.
Aslında birçok toplumda var
olan ama nasıl kullanılacağının farkında olmadığımız bilgileri sistematik hale
getirerek herkesin kullanabileceği seviyede tekrar düzenlemişlerdir.
Bazen ben bunu zaten
uyguluyorum dediğiniz durumlarla karşılaşacaksınız... Evet, uyguluyoruz ama
tesadüfen gelişen bir uygulamayı daha bilinçli olarak nerede nasıl
uygulayacağım bilmek arasında epeyce fark vardır değil mi?
Bilim adamlarının her gün
birçok deneylerle beyin hakkındaki gerçekleri ortaya çıkarmaya çalıştığım
biliyoruz. Hatta siz şu an bu eşitimi takip ederken yeni bir buluş daha
yapılmış olabilir. Bizler şu an için elimizdeki bilgilerle neler
yapabileceğimize bakalım.
Burada anlatılanları hayatınıza
gerçek anlamda kabul ederek aldığınızda değişimler sizi de şaşırtacak. Bu
eğitim bir hamlede alınarak hayata uygulanacak bir program değildir.
Önce zihninizin bu
bilgileri kabullenme sonra işleme ve uygulama süreri vardır. O yüzden bu eğlenceli Önce dönüşüm
sonra değişim daha sonra da gelişim yolculuğunuzda sakin olmanızı, sizden Önce
Öğrenenlerin de aynı şaşkınlığı yaşadıklarım bilmenizi isterim...
Olgunlaşmanın kestirmesi yoktur
sözü bu eğitim süresince hatırlamanızı istediğim sözlerden biridir. Kendinize
zaman verin. Bu bilgileri bunca iş yoğunluğunda nasıl hayata geçireceğim
endişesini zihninizden atın. Hayatın her alam uygulama alam.
Herkesin
24 saati olduğunu hatırlatmak isterim. Sevgi ile ve niyet İle yapılan her şey başarı ve
mutlulukla sonuçlanır.
Şu an bu eğitimi belki NLP
Eğitimleri vermek için belki mesleğinize destek olması için belki hayatınızda
artık bir değişiklik olmasına karar verdiğiniz için belki de merakınızdan
okuyor olabilirsiniz. Her ne sebepten dolayı alıyor olsanız da inanın hayatınızın
her alanında işinize yaracak.
Bizlere çocukluğumuzdan
itibaren beynimiz nasıl çalışıyor, kendimizi neden bazen çok iyi bazen de
berbat hissettiğimiz ya da sorunlarımızla nasıl baş ederiz gibi dersler
verilmiyor. Matematiği ya da Türkçe'yi her şekilde Öğrenme imkânımız var. Fakat
beynimizin kullanma kılavuzunu Öğrenmemiş isek ve bu makinanın nasıl çalıştığı Hakkında oir bilgimiz olmadan rastgele kullanıyor isek: arızaya geçtiğinde de
kurcalaya kurcalaya çözmeye çalıştığımız ortadadır.
Lütfen bu çalışmaları Önce
kendinizde sistemli bir şekilde uygulamaya başlayın... Sonrasında
sevdiklerinize uygulayarak daha mutlu bîr aile ve bilinç düzeyi yüksek bir
toplum oluşturmaya katlı sağlamış olalım. Eğer Öğretmen iseniz Öğrencilerinize
doktor iseniz hastalarınıza... Ve hangi mesleği yapıyor iseniz fark etmez
hayatın her anında uygulayacağınız bilgilerdir.
NLP bir terapi
yöntemi değildir. NLP bir zihin eğitimidir. Kendini
tanıma eğitimidir. Neleri yapabileceğiniz, neleri nasıl yapabileceğiniz
konusunda bilgiler ve uygulamalar programıdır.
NLP bir duygu değişimi, inanç değişimi ve davranış değişimi eğitimidir.
Aslına bakarsanız işin İlginç
tarafı daha Önce de söylediğim gibi NLP'nin içinde Öyle yeni bir sev yok. Tüm
bilgiler alanlarında başarı sağlamış olan kişilerin izlediği yolu daha
programlı bir şekilde her kesimden İnsana Öğreterek bütün dünyaya yayılmıştır.
Belli alanlarda' uzman kişilerin Öğrendiği teknikler daha sonra halka da
Öğretilerek aslında bu bilgilerin her yerde kullanıldığında nasıl da başarı sağlandığım
ortaya koymuştur. Tabi durum böyle olduğu için bu işi kötü amaçlı kullanmaya
çalışan ya da daha işi tam anlayamadan sadece yüksek oranda bir gelir kapısı
görerek NLP'nin adının kötüye çıkmasını sağlayanlar da olmuştur.
Bütün bu bilgilerle yani kendimizi tanıma, zihnimizi kullanma, bizi
yönlendiren bilinçaltı İle İlgili çocuk yaşlardan itibaren tanışmış olsaydık
acaba hayatta şu an olduğumuz yerde ve bilinçte mi olurduk? Bütün dünya yer değiştirirdi herhalde?
Kendisini var edemeyen ne cevherler var şu an beni dinleyen.
Sıkılganlığı, cesaretsizliği, utangaçlığı, kendini küçük gören ya da yeterli
olmadığım düşünen kimler var kim bilir? Başkasının hayran olduğu kişiye
kendimize Diz
hayran olamadığımız için potansiyeli fark edemiyor olabiliriz. Madem sizler hayatınızda bir değişime karar
vererek kendinize bu eğitimi hediye ettiniz bizler de bu eğitimlerle sizleri
destekleye meye hazırız.
Bilginin tek kaynağı elbette NLP değil... Bu eğitim sürecini daha rahat
bir şekilde geçirebilmeniz için meditasyonlarla sizleri destekleyeceğiz.
Bu eğitim programı sevgiyle hazırlandı. Ve sevgiyle sunuluyor.
Evrendeki her şey paylaşıldıkça çoğalır ve bilgiyi paylaşmaktan mutluyuz.
Lütfen sizler de bu bilgileri almaya hazır olan insanlarla paylaşın. Bilgilendirin.
Paylaştığınız her İnsandan bir şey de siz öğreneceksiniz. Algılarınız ve
farkındalıklarınız açılacak. Evrenin size gönderdiği mesajları almaya niyet edin. Almaya hazır olun. Hayatımızın her anında bu mesajlar mucize bir
şekilde bize geliyor. Fakat insanlar Öylesine Öfke Öylesine hırs Öylesine
rekabet bilinci İle bir koşuşturmaca İçinde yaşıyorlar ki bunları görmekte duymakta ve hissetmekte geç kalıyorlar. Sonrasında
yaşam karşımıza bir hastalık bir kaza bir Ölüm
bir aa bir sıkıntı olarak kendini fark ettiriyor...
Asla yapmam dediklerimizi yapmaya asla olmaz dediklerimizi uygulamaya
başlıyoruz. Karşılaştığımız her insan bizim aynamız... Bize bir şeyler anlatmak
ve Öğretmek için varlar hayatımızda... Yoksa tesadüfen mi karşılaştığınızı sanıyorsunuz? Hiç sevmediğiniz ve rahatsız olduğunuz
bir kişi varsa hayatınızda neden sevmiyorsunuz neden rahatsızsınız bu kişiden
bir düşünün. Size neyi anlatmaya çalışıyor olabilir? Kendinizde düzeltmeniz
gereken şeyi bulup düzeltmeden bu insanla olan bağınız koparsa hayatınıza size
bu duyguyu yaşatacak başka insanlar giriyor? Affetmediğiniz ve
helalleşmediğiniz her İnsanla bir enerji bağı içindesiniz...
Kendinizde neyi değiştirmek istiyorsunuz?
Hangi
huylarınızı seviyor hangilerini sevmiyorsunuz?
insanlar
sizi en çok hangi konuda uyarır ve siz bunu umursamazsınız?
Sanki
koşuşturmaya gelmişiz gibi bu hayatta neleri kaçırıyorsunuz?
Sizi
en çok mutlu eden şeyler neler?
Neden
mutlu ediyorlar hiç düşündünüz mü?
Ya
da hoşlanmadığınız olaylar neler? Neden hoşlanmıyorsunuz?
Ne
kadar süre mutlu kalabiliyorsunuz ardından düşünceleriniz nerede olumsuza
dönüşüyor?
Cok mu
yoğun çalışıyorsunuz? Kendinizi yok sayacak
kadar. Hırsla. Bundan sonra dikkat edin. Ya bir hastalık yaşarsınız bedeniniz
artık isyan etmiştir onu hor kullandığınız için. Ya da çözmeniz gereken başka
bir sorun çıkmıştır onunla uğraşmak zorunda kalırsınız. Evren sizi yavaşlatmaya
çalışır. Hayat bir ipin üstünde yürümeye benzer. Her zaman dengede kalmaya
zorlar. Enerjinizi hoyratça bir alanda harcıyorsanız sizi dengeye getirmek İçin
mesajlar gönderir. Ruhunuz ve bedeniniz ben buradayım beni de gör der. İşin en vahim tarafı çoğu zaman bu mesajları
görmekte zorlanırız.
Bir danışanım 34 yaşında 2 çocuk annesi;
Öylesine fedakâr Öylesine kendini yok sayan sadece insanlar kırılmasın diye çabalayan güzel bir insan ki. Bir gün
ağlayarak beni aradı. Ben hiç bir şeye yetişemiyorum çocuğum yemek yemiyor, sürekli ağlıyor İnsanlar bana Kötü davranıyor her şey berbat
gidiyor dedi... Telefonun arka fonunda sürekli çığlık atan 1.5 yaşında bir
çocuk ve bu durumdan dolayı ağlayan 6 yaşında diğer çocuk. Ben de ona sakin oL Bu çığlık aslında
senin içinde attığın çığlık... Çocuğun sana bir mesaj veriyor dedim...
Çocuğun sana bir mesaj veriyor
dedim...
Bu mesajı al ve mükemmel olmaya
çalışmayı bırak... Kendini yok saymayı bırak... Sen kendine ne kadar
ulaşabüiyorsan bütün insanlar sana o kadar ulaşacak... Ve sen insanlara o kadar
ulaşabileceksin. Bütün iyi niyetine ve samimiyetine rağmen bütün dostları
kaybetmek Özel bir yetenek olmalı... Neden ben demeyi bırak? Kendini ve
başkalarım suçlamayı bırak... Bunu zaten yıllarca yapmış ve bir çözüm elde
edememişsin- İnsanları memnun etmeden Önce kendini memnun etmeyi dene... Sen
memnun olmadığın sürece insanlar da memnun olmayacak... Böyle bir durumda sakin
olmak ne kadar kolay olur bir düşünün... Sihirli bir güç ararsınız o anda...
Ama yoktur... Biraz zaman aldı tabi
Evet, anne sakinleşti...
Kendine zaman ayırmaya başladı... Bir şeyi yapmak istemiyorsa insanlar
kırılacak diye yapma)! bıraktı... Uygun bir dille ifade etti... Yani kendisini
kırmayı bıraktı... Kendisinin değerli olduğunu ve sevilmeye layık olduğunu
biraz zorlansa da kabul etti... Bilin bakalım o bunları yaparken başka kimler
değişti? Çocukları sakinleşti... Artık ağlık atmıyor en azından... İşte evren
bu şekilde işliyor.
Hiperaktif olan sürekli hareket
halinde olan çocukların anne ve babalarına dikkat edin lütfen... Kafaları
karışık panik halindeki kişilerdir... Bizler enerjilerimizle düşüncelerimizle
diğer insanları da etkileyerek yaşıyoruz. Sanıyor musunuz ki her kararınızı siz
bilinçli olarak veriyorsunuz... Her an bir şeylerin etkisi altındayız. Hepimiz
birbirimizi etkiliyoruz...
Hepimiz birbirimizin
hayatında Kelebek etkisi yaratıyoruz... İstanbul'da bir kelebek kanadım çırpıyor ve biz Ankara
da etkisini duyuyoruz... Önceleri bu nasıl mümkün olabilir diye düşünmekten
kendimi alamadım... Evet, hepimiz birbirimizin hayatında etkiler yaratırız...
Farkında olmadan bir İnsana küçük bir dokunuş yaparsınız hayatındaki rotasını
bir mm bile degiştirseniz birçok şeyin değişmesine sebep olursunuz... Hepimiz
kelebeğiz bir yerlerde fırtına da oluşturabiliriz... Olumlu bir değişim de
yaratabilirsiniz...
Bu etkileşimi duygularla da
yaşarız... Duygular her zaman bulaşır... Hem de büyük bir hızla... Eve Öfke İle
gelmişseniz birazdan konuştuğunuz herkes Öfkeli bir duygu haline bürünecektir...
Madem duygular bulaşıa o zaman bu durumu fırsata nasıl çerireoüiriz? Güzel
duygular içinde olarak başka İnsanları da etkileyerek tabi ki... Olumlu
duygularınızı bulaştırın insanlara... Ama dikkat edin enerji vampirlerine...
Kendinizi korumaya alarak yapın.
İnsanların yaptığı en
büyük hatalardan birisi de kendilerinde değişim yaratmadan başkalarını
değiştirmeye
ça balamalarıdır. Ben bu güne kadar bunda
başarılı olanı görmedim ve tanımadım. Kendimizi sevmeden başkalarından
bizi sevmesini istemek ne kadar gerçekçi olur sizce?
Evet, arkadaşlar biz kendimize
verdiğimiz değer kadar değer veriyor insanlar bize... Biz kendimizi sevdiğimiz
kadar seriyorlar... Siz çocuğunuzdan eşinizden anne babanızdan ya da
arkadaşlarınızdan Önce kendinizi sevmek ve değer vermek zorundasınız... Eğer
sizler de benim eskiden olduğum gibi fedakar bir yapıda iseniz başlangıçta bunu
bencillik olarak düşünebilirsiniz. Çocuğumdan Önce ben ne demek... Ne saçma
diyebilirsiniz...
Bir başka
açıdan ele alalım durumu...
Kelime olarak inceleyelim
bir de fedakârlığı... Kendini feda ederek kar bekleyenlerden misiniz siz de?
Fark ettiniz mi bilemiyorum ama ki Öyle bir kar hiçbir zaman gelmedi... Bunu
defalarca yaşamış olmalısınız... Uçakta bile herhangi bir durum halinde maskeyi
Önce kendinize sonra çocuğa takın diye uyarırlar... Önce siz arkadaşlar... Siz
kendinizi var etmediğiniz sürece ne kendinize ne de sevdiklerinize fayda
sağlayamazsınız.
İnsanlarda endişe etmeyi
gerekli ve olması gereken bir durum sanmak gibi çok İlginç bir anlayış mevcut...
Çocuğumuz sınava girerken ya da hasta ise ya da eşimiz eve geç kalmışsa her ne
ise endişe duymazsak onu sevmediğimizi ona değer vermediğimizi düşünüyoruz...
Hâlbuki ürettiğiniz bu duygu karsı tarafa Öylesine büyük bir hızla ulaşıyor ki
kendini gerçekleştiren kenaneuere tanık olabilirsiniz... Sonrasında ben
biliyordum ve ben hissetmiştim İle başlayan cümleler vardır... Kötü bir durumun
oluşmasında tahmininiz tuttuğu için kendinizle gizilce bir gurur duyma durumu
da vardır aslında...
Evet bizler başka insanların
hayatlarım etkileyecek kadar güçlü etki yaratabiliyoruz. Öğretmenin söylediği
bir sözle bir çocuk bir bilim adamı olmaya karar verirken bir başka Öğretmenin
söylediği bir sözle zulüm yapan bir insan da olabilir.
Peki
Kendinizle ne kadar barışıksınız…?
0 yorum :
Yorum Gönder